Kediler nasıllar?
Kedilerim hakkında yazmak istiyorum, tek tek kimler ve ne durumdalar şu anda konusunda konuşmak istiyorum.
Geçtiğimiz ay içinde yeni bir eve taşındık hep beraber. Yeni evimiz küçücük :=) hatta 1+1 olarak netleştireyim. Şu anda yatak koyabileceğim bir yer bile olmadığı için ikili koltukta yatıyoruz hep beraber. Hiç şikayetçi değilim, tek sorunumuz çok fazla tüy sebebiyle günde bir kaç posta evi süpürme mecburiyeti ve sürekli kedileri taramak zorunda olmuş olmak.
Geçelim sırasıyla, hem tanıştırmış da olayım herkesle.
Tedi
Benim ilk kedim, 2015 yılında sahiplenmiştik ilk eşimle birlikte. O zamandan beri iri ve tombul bir kedi. İlk göz ağrım. Taşınma sırasında sanırım Turgut ile tartışmılar ve turgut ensesinden bir tutam kadar tüy kopartmış. O kısım yara oldu ancak çok şükür enfekte olmadan kurudu ve toparlanma evresinde şu anda. Çok tüylü bir smokin olduğu için sürekli tüylerinde keçeleşme oluyor. Ancak yeni aldığım tarakla düzenli tarayınca fazlasıyla azaldı keçeleşme sorunu. Sağlığı genel olarak yerinde, kronikleşmiş bir karaciğer sorunu var ancak şu anda rahatsız edici seviyede değil. Bu sıralar en büyük derdi küçük evde diğer çocuklarla uğraşmak zorunda kalmak ve havanın aşırı sıcak olması.
Turgut
Tomris evden kaçtıktan sonra, o zamanki kız arkadaşımın, çöp tenekesi kenarında sümüklü burnuyla bulduğu bir tekir. O sıra tediyle yine 1+1 bir evde yaşıyorduk. Akciğer sorunu vardır Turgut’un ve tedavi ettirdikten sonra tabi ki bizimle yaşamaya devam etti. Evin en korkaklarından birisi, yabancı sevmez bir de Rosa’ya gıcık. Nedenini bilmiyorum :) Ama Çırak sağolsun Turgut, Rosa’ya her bulaştığında gidip Turgut’a haddini bildiriyor. Kız dayanışma budur! Çok şükür hiç bir sağlık problemi yok, kısa tüylü olsa da taranmaya bayılıyor, en çok onu taramazsam isyan çıkartıyor :=)
Rosa
Ankara’daki ofisimizdeyken DokuzOlmaz’dan sahiplendiğimiz bir sokak kedisiydi. Çok bekledik ama yeni bir ayak çıkartamayacak kadar tembel olduğu için hala üç ayakla takılıyor. Diğer kedilerle anlaşma konusunda hala sorun yaşasa da küçücük evde diğerleri de bir şekilde kabullendi sanırım o yüzden çok az kavga ile yaşamaya devam ediyor. Herhangi bir sağlık sorunu yok, ancak yoğun tüyleri sebebiyle Rosa’nın da keçeleşme sorunu var. Sık sık taramaya çalışsam da tarağı o kadar sevmiyor. Zamanla alışır diye umuyorum. Şimdilik sadece boynunda bir keçe topağı var ve kesmeme de müsade etmiyor, tek başıma da riske etmek istemediğim için şu anda müdahale edemiyorum. Veterinere götürebildiğimde kestircem. Keyfi genel olarak yerinde.
Mars
Bir gece vakti evimizin önünde kafasında beyaz lekelerle bulduğumuz bir sarman. Geçirdiği pek çok hastalığa rağmen hayata tutunma konusunda on numara beş yıldız iş çıkarttı. Bir ayağını cennete uğurlasak da üç ayakla da gayet şerefsiz olabileceğini kanıtladı. Evde cehennemi yaşatmak konusunda üstüne yok. En erkek olan kendisi olduğu için bişey de diyemiyoruz. Çenesinde apneler biraz arttı, bir de kulak uyuzu bir türlü tamamen geçmedi. O yüzden hala sert bir şekilde kulaklarına masaj yapılmasına bayılıyor. Henüz buzdolabımız olmadığı için en sevdiği oyuncağı olan buzlardan biraz uzak kalacak maalesef. Sıcaklara mars’la beraber bol bol sövüyoruz. Tüyleri kısa ama taranmayı seviyor az da olsa.
Venüs
Rosa ile aynı cins tüylere sahip olsa da, sanırsam beyninin yarısını köpekler yemiş. Çünkü bulduğumda omurgasında dört diş izi vardı ve yorgunluktan bitap düşmüş durumdaydı. Kapılara çıkmak ve kapı açmak konusunda on numara bir hanım efendi. Taranmaktan hazzetmiyor. Sağlık sorunu (beyin eksikliği hariç) bulunmuyor. İlk olarak Aydın merkezdeki Workouse ofisi için sahiplenmiştim ama tabi ki o da eve geldi. Henüz genç olduğu ve sürekli temizlendiği için keçeleşme henüz yok.
Ada
Ağzında balık kılçığıyla çöpte kendini sevdirme derdindeyken bulduk. Aşk’ın kedi olmuş hali gibi, sevilmek deyince doyumsuz saatler yaşatabilen bir kedi orospusudur kendisi. Gluten intoleransı da olduğu için bir prenses gibi bakılması gerekiyor. Ancak bu varoş kedilerle ne kadar olursa o kadar. Düzenli kullandığı ilacına yaraları iyileştiği için ara vermiştik. Sürekli kontrollerine devam ediyorum, şu anda sadece bir meme kenarında siyah benekler dışında bir sorunu yok. İlerlerse ya ilaca geri başlayacağım veya veterinere tekrar kontrol ettirmem gerekecek.
Çırak
Geldik en küçücüğümüze. Gecenin bir vakti kendisini araba motoruna saklamak suratiyle bizi saatlerce uğraştıran hanımefendi. Eve aldıktan sonra alışması 1 hafta vakit almıştı. Kısırlaştıramadım henüz, vakti geçmiş olsa da idare ediyoruz. Kızgınlık dönemlerinde herkese ateş püskürme modunda. Eğer tüylerini şişirmişse ben dahi yanaşamıyorum çünkü hepinizden nefret ediyorum moduna geçiyor :=) Bunun dışında sağlığı gayet yerinde, sevgi arsızı, çok az tüyü olduğu için tarak sevmiyor. Kısırlaştırılmadığı için sanırım henüz kilo alma emaresi görünmüyor.
Bu küçük evde 8 can ne kadar daha devam ederiz bilmiyorum ancak işlere biraz hız verdim ve sanırım yan daireyi de tutacağım. Tek klimam var ve o klimayı da onların dairesine taktırmak için bekletiyorum. Çünkü havalar aşırı sıcak.
Şimdilik bu kadar, çiftliğimle alakalı yeni gelişmeler olursa da yine buradan duyururum.
Sağlıcakla kalın anacım.