İki Bin Yirmi Beş

Kırk beş eder! İnsan ömrünün yeni ortasi kutlu olsun.

İfade özgürlüğümüzün hem siyasal hem hayatsal kapsamda kısıtlı olduğu bu yerde yazmak zor, yazmaksız okumak yoruyor. Gençliğimiz henüz kırkbeş değilken, iyisiyle kötüsüyle biten bir yıl oldu. Yeni arkadaşlıklar oldu, yeni hatalar oldu, tekrarlı hatalar oldu. Müthiş kararlar alındı! Berbar kararlar alındı! Yıkımlar oldu, sıkımlar oldu, zıkkımlar oldu.

Yeni gelen yılın getirecekleri şimdiden kabul edinildi. Bazı hayalvari ve bir nevi hedef vari planlar yapıldı. Umulmakta ki ilk çeyreği tamamlanırken bu yüzyılın, ulvi güncelleme uygulanabilecek ve kendinin daha iyi haline dönüşülebilecek.

Çocukluk hayalim olan tiyatroya başlayabilmiş olmak bu yılın bana sağladığı en afilli imkandı. Küçücük ve minicik tiyatro efes öğrencisi olarak ilk eğitim sürecini tamamlamış olmak bir tık daha bana güven verdi. Sonraki yılın içinde seyircilerin karşısında olmayı umuyorum. Meğerse aradığım hobi buymuş. İçinde oldukça daha da farkettiğim şey sahnenin bana kattığı doyum. Dış dünyadan kopuk bu kadar rahat olabilmek, oynayabilmek veriyor bana bu mutluluğu. Kendimi unutarak kendim olabildiğim yermiş meğerse.

Bu yılın en emin olmadığım kararlarımdan birisi ise tek müşteriden birden fazla müşteriye odaklanmaktı. Belki workouse’u da büyütebilme hedefindeydim. Bu yıl, workouse’un potansiyelini görebilmek adına benim için güzel imkanlar sundu. Hedefimde ise sonraki yıl workouse’u bir sisteme oturtarak daha büyük bir ekibe dönüştürerek, daha fazla insana dokunan projeleri hayata geçirebilmek.

Okuma, yazma hedeflerimde bir değişiklik yok. Bir süredir kitaplarımdan uzak olsam da yeni kitaplar alarak ve bazen ekitaplar ile bu boşluğu dolduruyorum.

Yazmak istediğim çok fazla şey var, çok da fazla yazıyorum, ancak hepsini yayınlamama kararı aldım artık. En azından bir kaç yıl boyunca bazı şeyleri kişisel günceme işleyerek, belki sonrasında derli toplu birşeyler yazabilecek hale getirebilirim.

İki bin yirmi beş bitmeden önce piyes yazımı konusunda biraz daha iyileşmek, daha iyi sahne oyuncusu olmak, şirketimi büyütmek, yapay zekayı daha efektif kullanmak, amiral gemisi olan projemizi yayına açmak ve mutlu olmak var.

Hepinize en mutlu günlerinizi yaşamanızı dilerim. Hayat hep gelecek bildiği gibi. İyi günler olacak, kötü günler olacak. Kırmayın birbirinizi, çabuk affedin, sevin, sevilin.